Hipertiroidi (zehirli guatr)
Tiroid bezinin fazla hormon sentezlemesi sonucunda ortaya çıkan tabloya hipertiroidi adı verilir. Tiroid bezi dışındaki nedenlere bağlı olarak gelişen veya tiroid foliküllerinin yıkımı ile ortaya çıkan hipertiroidi tablosuna da tirotoksikoz denmektedir. Hipertiroidide, kanda T3 ve T4 hormon seviyeleri yükselir, TSH seviyesi ise düşer. Hipertiroidili hastalarda, sinirlilik, saldırganlık, uykusuzluk, terleme, el titremesi, yüz kızarıklığı, deride ve saçlarda incelme, dökülme, iştah artmasına rağmen kilo kaybı, çarpıntı, atrial fibrilasyon ve gözlerde öne fırlama gibi pek çok bulgular ortaya çıkabilir.
Hipertiroidinin en sık rastlanan nedeni (yaklaşık %85) Graves hastalığıdır (Diffüz toksik guatr). Bu hastalıkta, bilinmeyen bir nedenden dolayı vücut tiroid bezini aşırı çalışmaya zorlayan antikorlar yapar ve tiroid bezinde hücre yıkımı, yangı ve ödem gelişir. Tiroid bezi yaygın olarak büyümüştür, her iki gözde büyüme ve öne fırlama görülebilir. Graves hastalığı kadınlarda 6-7 kat daha sık görülür. Ultrasonda tiroid bezi genellikle büyümüştür, kanlanması artmıştır ve çoğunlukla nodül görülmez. Sintigrafide tiroid bezinde yaygın aktivite artışı görülür.
Graves hastalığı dışında, bazı nodüler guatr hastalarında da nedeni bilinmeyen hipertiroidi olabilir (Non Graves hipertiroidi). Bu hastalarda genellikle hipertiroidi daha hafiftir, sintigrafide net bulgu görülmez. Ultrasonda tiroid normalden büyüktür ve içinde çok sayıda nodül vardır (multinodüler guatr ya da MNG).
Daha nadiren, hipertiroidinin nedeni tiroidde bulunan tek bir nodüldür (toksik nodül). Bu hastalarda ultrasonda genellikle tek bir nodül görülür. Sintigrafide bu nodül belirgin aktiftir, tiroid bezinin diğer kısımlarında ise aktivite görülmez (baskılanma).
Tedavide yeni yöntemler var mıdır?
Hipertiroidide önce tiroid fonksiyonunu azaltan bazı ilaçlar denenir. İlaç tedavisinin yeterli olmadığı durumlarda operasyonla tiroid bezi alınabilir ya da radyoaktif iyot tedavisiyle tüm tiroid bezi ışınlanabilir. Graves hastalığında embolizasyon tedavisiyle de oldukça başarılı sonuçlar alınmıştır. Embolizasyonda, kasık atardamarından anjio yöntemiyle girilerek tiroid bezini besleyen 4 atardamardan 3’ü küçük taneciklerle tıkanır. Bu işlemden sonra damarları tıkanan tiroid dokusu canlılığını korur ancak bezin hacmi küçülür ve aktivitesi azalır. Embolizasyon, Graves hastalığında yaklaşık 15 yıldır uygulanan başarılı bir tedavidir. Yapılan çeşitli çalışmalarda, embolizasyondan sonra hastaların yaklaşık %70-80 inde hormonların normale döndüğü, hipertiroidi tablosunun düzeldiği, tiroid bezinin küçüldüğü ve tiroid bezine karşı vücudun ürettiği antikorların da azaldığı bildirilmiştir. Embolizasyon tedavisinden sonra ciddi bir yan etki görülmemiştir. Yöntemin en önemli avantajları, ameliyat ya da yüksek doz radyasyon verilmeden hipertiroidinin düzelebilmesi ve tiroid bezi korunduğundan hipotiroidi ve hipoparatiroidi gelişmemesidir.
Graves hastalığı dışında, tiroiddeki nodüller de bazen hormon salgılayarak hipertiroidiye neden olabilirler. Bu nodüller tek (soliter toksik adenom) ya da çok sayıda (multinodüler toksik guatr) olabilir. Hipertiroidiye neden olan nodül tek ise ideal tedavi perkütan ablasyondur. Çünkü bu yöntemle tiroid bezi korunarak, lokal anestezi altında tek seansta hem nodül hem de hipertiroidi tedavi edilebilir. Yapılan birçok çalışmada, hem alkol ablasyonu hem de lazer, radyofrekans ve mikrodalga gibi termal ablasyon yöntemlerinin tiroid nodülüne bağlı hipertiroidinin tedavisinde oldukça başarılı olduğunu göstermiştir.
Hipertiroidinin nedeni multinodüler guatr (MNG) ise, tıpkı Graves hastalığında olduğu gibi embolizasyon tedavisi oldukça etkilidir. Kendi tecrübemize göre, embolizasyon tedavisinin bu tür hastalarda hem tiroid boyutlarını küçülterek normal sınırlara çekebildiğini hem de hastaların yaklaşık %90 ında tiroid hormonlarını normale getirebildiğini söyleyebiliriz.
Perkütan ablasyon ve embolizasyonun hipertiroidi (zehirli guatr) hastalarında aşağıdaki avantajları bulunmaktadır:
1. Tiroid bezi ve fonksiyonu korunur, hasta ömür boyu ilaç kullanmaktan kurtulur.
2. Tiroid ameliyatındaki ses kısıklığı, hipoparatiroidi gibi riskler yoktur.
3. Radyoaktif iyot tedavisindeki (atom tedavisi) gibi hipotiroidi oluşmaz, yüksek doz radyasyon ve buna bağlı ileri yaşlarda kanser oluşma riski olmaz.
Zehirli (toksik ) nodülde lazer ablasyon tedavisi
Hipertiroidili bir hastada tiroid bezinde çok sayıda nodül varsa, perkütan ablasyon yine de uygulanabilir. Ancak bu durumda, nodüllerden hangisinin ya da hangilerinin aşırı hormon salgıladığını anlamak için tiroid sintigrafisi yapmak gerekir. Eğer hormon salgılayan sadece bir ya da birkaç nodül varsa ve sintigrafi+ultrason ile bunların yerleri tesbit edilebiliyorsa, bu durumda bu nodüllere perkütan ablasyon yapılabilir. Nodüllerin yeri tam tespit edilemiyorsa ya da hipertiroidiye yol açan çok sayıda nodül varsa, bu durumda tıpkı Basedow Graves hastalığında olduğu gibi cerrahi, radyaktif iyot ya da embolizasyon uygulanabilir.